Mastodon

İçimizdeki Yabancı

14. August 2013
1

Bir­den çok kül­türün bir ara­da yaşa­dığı ortam­lar­da bazen bir­bi­ri­mi­zi gör­müyo­ruz. Yazarımız gibi iki kül­türü için­de barın­dıran ve her iki kül­tür­de de ken­di­ni evin­de hisse­den ins­an­lar, bu ger­çe­klik karşısın­da ken­di­le­ri­ni çare­siz hissedebiliyor.

_________________

Geçen­ler­de kua­för­de: Wed­din­g’­de doğup büyümüş kua­förü­me bura­da sever­ek yaşayıp yaşa­ma­dığını, sever­ek yaşıyor­sa sem­tin han­gi yön­le­ri­ni sev­diği­ni soruyo­rum. “Ne biley­im, bur­da oturuyo­rum işte” diyor, “İş yerime yakın”. Aile­s­i­nin 1970lerde Tür­ki­y­eden göç­tüğü­nü önce­ki soh­bet­le­ri­miz­den bili­yo­rum. Nor­mal­de boş muhab­be­te düş­kün olduğu hal­de nedense bu konu­dan bah­se­der­ken çek­in­diği­ni hisse­di­yo­rum. “Kuzen­le­rim Char­lot­ten­bur­g’­da oturuyor, Wed­din­g’­de otur­mak iste­meyiz, orda çok yaban­cı var diyorlar”. Bah­si geçen (aile­si Tür­ki­y­e’­den gel­miş) kuzen­ler, gen­el­de dışla­ma amacıy­la kul­lanılan “yaban­cı” söz­cüğü ile ne gibi öze­l­li­kle­ri bağ­daş­tırıyor aca­ba? Merak ettiğim hal­de sor­ma­ya cesa­ret ede­mi­yor, yap­tıkları gen­el­le­meye şaş­tığım­la kalıyo­rum. Kasa­da bor­cu­mu öder­ken kua­förüm Wed­ding ile ilgi­li bir bloğun (ağ gün­lüğü­nün) ilgi­si­ni çek­me­diği­ni bir kez daha vurguluyor…

 Geçen­ler­de Türk mar­ke­tin­de: “Siyah zey­tin­le­rin alma­dan önce tat­mak isti­yo­rum” diyo­rum ken­dim­den emin. Tür­ki­y­e’­de zey­tin ve pey­nir tat­ma­dan alın­maz, Ede­ka’da aynı talep­te bul­un­sam her­hal­de garip karşılarlar. “Hiç yor­ul­mayın” diyor satıcı, “yaramaz onlar”. Az son­ra arkam­da­ki müş­te­ri aynı zey­tin­le­ri Alman­ca ola­rak sipa­riş ettiğin­de ise hiç yorumsuz dol­du­ruyor poşe­ti ve beni hay­li utan­dırıyor. Ger­çi Tür­kler­le Alm­an­ların zey­tin zev­ki çok far­klı­dır, Tür­ki­ye­li biri­si­ne çekir­dek­siz zey­ti­ni zor satar­sın örneğin. Yine de yapılan ter­bi­ye­siz­liği gör­mez­den gel­emi­yo­rum. Bu ara­da satıcı çalış­ma arka­daşı­na düşük maaşlar­dan ve faz­la mesail­erden yakınıyor. “Sus, müş­te­ri var” diyor beri­ki. “Aman canım, yaban­cı değil o” diyor bizim­ki. Çev­re­me bakıyo­rum, cid­den ben­den baş­kası kal­mamış tezgâhta. Dur bi daki­ka ya: “Tanışıyor muyuz?”

Geçen­ler­de Mül­lerstra­ßede­ki Çarık’ta: Ayçe­kir­deği ala­cağım, baş­ka bir der­dim yok. Üstün zekâmla tehgâhın ardında­ki bayat­ları almak yeri­ne sokak­ta taze kavrul­an­lar­dan alıyo­rum. Kasi­y­er­le Tür­k­çe kon­uş­tuğu­mu duyan arkam­da­ki müş­te­ri son derece yük­sek ses­le “Gör­dün mü Mal­te*” diyor, söy­le­dim sana, bazısı hiç bel­li etmi­yor ken­di­ni!” Keşke yanım­da bi ayna olsa da görün­mez­lik tes­ti yapa­bil­sem, zira hâtun ben yok­muşum gibi kon­uşuyor. Demek ken­di­mi açığa verecek, Tür­klüğümü bel­li ede­cek şekil­de görün­mem gere­ki­yor­muş. Elim­de eko­lo­jik kana­vi­çe torbam, hay­ret­ler için­de terk edi­yo­rum dükkanı.

Hepi­miz ön yar­gılıyız, bu ger­çeği kabul­len­mek ilk adım olmalı. Bir son­ra­ki adım­da ise komşu­larımı­zı daha itinalı inc­ele­me­liyiz, gen­el­le­me yap­ma­dan. Pozi­tif ayrımcılık nere­dey­se nega­tif ayrımcılık kadar kötü nazarım­da. Bu ara­da yarı Türk yarı Alman olduğum için kim­se dokunamaz bana, hele bir de yeni Weddingliyken…

*Kon­uy­la ilgi­si olma­yan kişiyi afişe etme­mek için ismi­ni redak­si­yon­da değiştirdik.

Yazar: A. Bükey

Joachim Faust

hat 2011 den Blog gegründet. Heute leitet er das Projekt Weddingweiser. Mag die Ortsteile Wedding und Gesundbrunnen gleichermaßen.

1 Comment Leave a Reply

Schreibe einen Kommentar

Your email address will not be published.

MastodonWeddingweiser auf Mastodon
@[email protected]

Wedding, der Newsletter. 1 x pro Woche



Unterstützen

nachoben